Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ), hayvancılık alanında saha tanı teknolojilerine yönelik yenilikçi çalışmalarına bir yenisini ekledi. Üniversite, daha önceki “Mobil Mikroskop” projesinin ardından bu kez “Açık Hava Kullanımına Uygun, Küçük Form Faktörlü, Ergonomik Mobil Mikroskop Kasası” tasarımıyla ikinci ulusal patentini almaya hak kazandı.
Sahada hızlı ve güvenilir tanı imkânı
Yeni geliştirilen taşınabilir mikroskop kasası sayesinde, mikroskobik incelemeler doğrudan mera ve işletme koşullarında yapılabiliyor. Bu sayede Cryptosporidium parazitinin hızlı ve güvenilir biçimde tespit edilmesi mümkün hale geliyor.
Dayanıklı gövde yapısı, toz ve neme karşı koruma sağlayan kapalı tasarımı ve ergonomik formu ile cihaz, saha koşullarında mikroskobik ön tarama süreçlerini kolaylaştırıyor. Böylece laboratuvar bağımlılığı azalırken, erken teşhis ve karar destek süreçleri de hız kazanıyor.
“Yerli teknolojiyle sahadaki tanı kapasitesini güçlendiriyoruz”
Proje yürütücüsü Prof. Dr. Ahmet Çiçek, cihazın yerli üretim anlayışıyla geliştirildiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Saha koşullarında güvenilir mikroskobik inceleme yapabilmek, hem hayvan sağlığı hem de işletme verimliliği açısından kritik önemde.
Geliştirdiğimiz mobil mikroskop kasası, arazi şartlarına uygun dayanıklılığı ve kullanım kolaylığıyla uzmanlık gerektiren süreçleri daha erişilebilir hale getiriyor.
Hedefimiz, bu çözümü çiftçilerden veteriner hekimlere kadar geniş bir kitleye ulaştırmak.”
Patentli ikinci başarı
Projede, Fen-Edebiyat Fakültesi’nden Prof. Dr. Ahmet Çiçek, Prof. Dr. Şima Şahinduran, Doç. Dr. Ahmet Biçer ve Dr. Öğr. Gör. Döne Sayarcan yer alıyor.
Ekip, bugüne kadar iki ulusal patent ve Q2 sınıfında bir SCI makalesi ile önemli bilimsel çıktılar elde etti. Ayrıca iki yeni patent başvurusunun da değerlendirme süreci devam ediyor.
“Üniversitemizin desteğiyle uygulamaya hazır hale geldi”
Proje ekibi, sürecin her aşamasında sağlanan laboratuvar altyapısı, prototipleme imkânları ve idari destek için MAKÜ yönetimine teşekkür etti. Üniversitenin bilimsel mükemmeliyet ve toplumsal faydayı önceleyen yaklaşımının, bu buluşun kısa sürede uygulamaya hazır bir platforma dönüşmesinde büyük rol oynadığı vurgulandı.
Bu çalışma, MAKÜ’nün “Milli Teknoloji Hamlesi” vizyonuyla geliştirdiği yerli tanı teknolojileri alanında attığı adımların önemli bir devamı olarak değerlendiriliyor.
 
             
            




