CHP Burdur Milletvekili İzzet Akbulut;”Araştırma Önergemizin gerekçesinde de belirttiğimiz üzere, Dünya genelinde Küresel İklim Değişikliği olarak da adlandırılan yağış rejimlerinin değişmesi, marjinal hava olaylarının artışı, insan etkisine de bağlı olarak kaynakların doğru kullanılmayışı gibi sebeplerle gerek temiz su kaynaklarının doğru kullanılmayışı gerekse yer üstü ve yer altı kaynaklarının bilinçsizce tahrip edilmesi neticesinde iklim krizi başka bir boyuta evrilmiş ve toplum yaşamı üzerinde negatif bir baskı oluşturmaya başlamıştır.” Dedi. “Her geçen yıl daha da artan sıcaklıklar ve kuraklık tarım alanlarının verimsizleşmesine ve boş kalmasına sebep olmakta, birbirleriyle etkileşim halkalarını koparıp doğal yaşamı ve insan hayatını tehdit eder düzeye ulaşmış bulunmaktadır.” Diyen CHP’li Vekil; “Tüm bu süreçler, uzun vadeli ve planlı bir su yönetimiyle beraber sürdürülebilir bir ekosistem yapısı üzerinde çalışma yapmayı kaçınılmaz kılınmaktadır.” Dedi.

    Burdur Gölü’nün Türkiye'nin 7. büyük gölü olduğunu bildiren  Vekil Akbulut; “Su seviyesinin en yüksek düzeye ulaştığı 1970 yılında hacmi 7 bin 426 hektometreküpken, bugün bu seviye neredeyse yarı yarıya düşüşle 3 bin 952 hektometreküpe gerilemiştir.” Dedi.
    Gölün çevresinde bulunan sanayi bölgelerinin atıklarını bir zamanlar göle doğrudan deşarj ettiği göz önünde bulundurulursa çekilen alanlardaki tozlaşmanın bir halk sağlığı sorunu olarak görülmesi kaçınılmazdır. Diyen CHP’li Vekil; “Göl,  bir zamanlar çevresindeki tüm yerleşim yerlerini ılıman bir iklimde tutarken, gölün çekilmesiyle beraber gün geçtikçe iklim daha da sertleşmekte ve buna bağlı olarak tarımsal verim de düşerek ürün rekoltesi olumsuz etkilenmektedir.”dedi.
    Geçmişte turistik gezilerin yapıldığı iskelenin artık göle çok uzakta kaldığını bildiren CHP Burdur Milletvekili İzzet Akbulut; “Göçmen kuşların en büyük istasyonlarından birisi olan Burdur Gölü, çevresindeki yaban hayatını da kapsayacak şekilde topyekün yok olmaktadır. Dünya'da sadece Burdur Gölünde bulunan endemik bir tür olan Burduricus dişli sazancığının da nesli tükenmek üzeredir. Dünya'da ve ülkemizde fotoğraf sanatçılarının uğrak yeri olan ve Gün Batımını izlemek için bir çok ziyaretçi çekerek turizm üzerinde önemli bir etkisi bulunan Burdur Gölü, sürdürülebilir bir su politikası oluşturulmasına muhtaçtır.” Dedi.
    


    Gerek bölgedeki ekosistemin daha fazla zarar görmeden korunabilmesi, gerekse Burdur Gölü'nün çevresel, bölgesel ve turistik öneminin uzun vadeli planlarla korunabilmesi için ilgili önlemlerin acil alınması gerektiğini belirten Akbulut;” Göl havzasındaki doğal yaşamın korunması, tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilmesi ve çekilen alanlardaki tozlaşmadan kaynaklı insan sağlığını tehdit eden yönlerine çözüm bulunması ivedidir.” Dedi.

    Devamında ise CHP’li Vekil; Yukarıda açıkladığımız nedenlerle Burdur Gölü ve çevresinde yaşanan kuraklık, ekolojik sorunlar ve göldeki çekilmenin sebeplerinin  tespitiyle birlikte sorunların çözümüne yönelik oluşturulabilecek politikaların belirlenmesi amacıyla Anayasa'nın 98. maddesi ve TBMM içtüzüğünün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını teklif ettiklerini.” Söyledi.