Selim Kutlu Yazdı, Felaketin Eşiğindeyiz: Kentsel Dönüşümle Hayat Kurtarın

Ülkemiz deprem kuşağında, şehrimiz ise depreme karşı dezavantajlı koşullarda bulunan bir alana kurulmuş. Bunun yanında eski, orta ölçekli depremlerde bile zarar görecek durumda olan birçok yapı bulunmakta. Bu nedenle ilimizde kentsel dönüşüm ve depreme hazırlık faaliyetleri hayati bir önem taşıyor.

“Depreme hazırlanmak” çatısı altında yapılacak en önemli işlerden biri kentsel dönüşümdür. Kentsel dönüşüm; riskli ya da hasarlı yapıları, riskli alanlarda bulunan, yaş olarak büyük olan ve doğal afetler karşısında zarar görmesi muhtemel binaları kapsıyor. Kentsel dönüşüm, depreme dayanıksız yapıların güçlendirilmesini veya yıkılıp yeniden inşa edilmesini, hem can hem de mal kaybının önlenmesini sağlamaktadır.

Bununla beraber altyapı, ulaşım, yeşil alan, sosyal donatı gibi unsurların da gelişen yaşam şartlarına göre irdelenerek tertiplenmesi gerekmektedir.

İlimiz, depremin büyük acılarını yaşadı. 2000 sonrası yapılan üst standartlardaki binaların yanı sıra, TOKİ aracılığıyla yapılan deprem konutları ile ancak günü kurtardık. Bir an önce riskli binaların yenilenmesine öncelik vermeliyiz. Özellikle şehir merkezinde 2000 öncesi bina sayısı korkutucu seviyelerde. Olası bir depremde enkazlara bile ulaşamayız. Söz konusu olan eşimizin ve çocuklarımızın canlarıdır. Bütün hemşehrilerimi bu konuda harekete geçmeye davet ediyorum. TMMOB birimlerinin, riskli binalarının tespitinde katkı koymasını da içeren protokol teklifi Burdur Belediyesi’nce ret edildi. Bir daha hatırlatayım.

Kötülere bir şey olmaz demişler ya, bu konuda da öyle oluyor. İşini yapmayanın yanına kalıyor. Sistemin çalışmamasının hesabı sorulamıyor. M.Ö. 1760 yıllarında Kral Hammurabi tarafından yazılan kanuna bakın. O zamanın mevzuatı biraz katı tabi :) Hammurabi kanunları 229. Madde: Bir usta herhangi biri için bir bina inşa eder ve bu binayı uygun bir şekilde yapmazsa; inşa ettiği bina yıkılıp sahibini öldürürse, inşaatı yapan da öldürülür.” Gaza gelip asıp, keselim demiyorum tabiki ama mevcut sistemi mevzuatlara uygun şekilde çalıştırmak zorundayız. Şantiye kontrolleri ayağında kanunlar uygulanmıyor, burada açıktan, tekrar beyan ediyorum..

Ne Zaman Harekete Geçeceğiz?

Bana kalırsa 1 dakika bile kaybetmemek lazım ama gerekli kamuoyu oluşmadan da siyasiler ve bürokratlar harekete geçmiyor. O yüzden tabandan gelen bir talep olmalı. Anlasanıza, ağlamayan bebeğe meme yok! O yüzden bütün Burdurlular çözüm talep etmelidir. İlla bir musibet mi gerekiyor?

Vatandaşın Aklındaki Ne?

Vatandaş evimi yıkarlar, yenisini yaparlar. İyi ama maddi olarak zarar ederim kaygısında. Mal canın yongası diyor. Güzel kardeşim, ilk depremde canını alacak 120 m² bir daire mi istersin yoksa huzurla uyuyacağın, depreme dayanıklı, daha düşük alanlı bir daire mi? Daha küçük bir alanda yaşayacaksın, ve ama “YAŞAYACAKSIN”. Kefene cep yaptırmanın bir yolunu mu buldun yoksa?

Sonsöz

Zarar veren deprem değil, binaladır. Bu çerçevede ilimizin kentsel dönüşümünün hızlanması ve daha modern bir görüntüye kavuşması arzuluyoruz. Beklenen deprem gerçeği karşısında herkesin, elini taşın altına koyması büyük önem arzediyor.

Hayatla kalın…

Mail: [email protected]