Güzel insanlar, birbirini tanıyan insanlar buradan şu sonuç çıkıyor,

KOALİSYONLAR

Parlamenter sistem varken koalisyonlar olabiliyordu. Başkanlık sistemi varken de koalisyonlar olabiliyormuş. Oysa koalisyonlar devri ülkeye zarar verdiği için başkanlık sistemi daha iyi denilmemiş miydi? Koalisyonların fayda ve zararları elbette ki tartışılabilir.

GEREKLİ Mİ?

Başkanlık sistemi var ise Milletvekillerine gerek var mı yok mu? Parlamenter sistemde Milletvekillerine gerek var mı yok mu? İşte toplum bu soruları cevaplamak için ya da, hangi parti, ittifak veya Adayı seçerken, içinde bulunduğu sosyo-ekonomik yapıyı daha da iyi hale getirir, sıkıntılarını çözer, müreffeh bir ülke yaratır sorularının cevabı için birbiri ile didişiyor aslında. Mültecilerin ve Enflasyonun etkisini tartşıyorlar.

ŞANTAŞ

Diğer bir gerçek de, insanlar hoşgörü yerine karpuz gibi ortadan bölünüyor. Sen o tarafsın, ben bu tarafım. Bu kararı verirken de izlediğiniz TV kanalları sizi etkiliyor, uyutuyor, uyandırıyor. Vatandaş her doğruyu, ancak bir bütün olarak olayları değerlendirme yeteneğine sahip olduğunda bulabilir. Seçim kararı taraftarın maç seyretmek değildir. Hem muhalefet, hem de iktidar yanlısı televizyon kanallarını dikkatli izleyerek, köşe yazarlarını okuyarak, tüm önyargılardan kurtulup, siyasi düşüncemizi bir kenara bırakarak, sadece tarafsız bir gözle bakıp düşündüğümüzde, kendi yaşantımızdaki refah düzeyini irdeleyerek sağlıklı karar verebiliriz. Bazı kanallar sahte, düzmece, yalan yanlış, şantaş, montaj haberler verirken, sosyal medya da aynı yöndeki paylaşımlarda patlama yapıyor. Sanki bir yerlerden düğmeye basılıyor. RTÜK ve İLETİŞIM BAŞKANLIĞI nasıl değerlendiriyor şu aşamada belli değil.

ANLAMAK GEREK

Atatürk, İsmet İnönü vb. Silah Arkadaşlarını fütursuzca, kolayca eleştiriyorlar. O güzelim insanları, empati yaparak, o günün şartlarında gerçekleştirdikleri Türkiye değeri ile anlamak gerekir. Demirel, Ecevit, Erbakan, Türkeş gibi liderler nazik, kibar bir dille espirili tartışma programlarında Türk Halkına ne de güzel seslenmişlerdi. Hepsinin mekanları Cennet olsun.

DEĞİŞİM

Seçimlerinde insanlar zaman, olaylar ve gelişmelere göre fikirlerinde bazı değişiklikler olabilir. Özgürce partisini seçer, düşüncesi ile uyuşmadığında partisini terk etmesi de çok doğal olmalı, mahalle baskısına, maruz kalıp linç edilmemelidir. Statükocu yaklaşımlar buhranları getirir.

Bahçeli Erdoğan'dan Cumhurbaşkanı olmaz muhtar da olmaz demedi mi?

Sn. Erdoğan her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldığını ifade etmedi mi?

Sinan Ogan Sn. Erdoğan'ı acımasızca eleştirip şimdi destek vermiyor mu?

Numan Kurtulmuş karunlaşmayacağız dediği Sn. Erdoğan ile birlikte değil mi?

Kılıçdaroğlu ile İnce, Özdağ ilişkisi ve birbirlerine söylediklerini yakından izleyenler bilmiyor mu? Madımak oteli Karamollaoğlu ve Kılıçtaroğlu ya da DSP – AKP işbirliği.

Akşener ile Özdağ arasındaki anlaşmazlık ve şu andaki ittifak desteği gözler önünde değil mi?

Soylu çok ağır eleştirdiği Sn. Erdoğan ile birlikte değil mi?

Bu davranışlar şunu gösteriyor. Zaman, tarih, yer ve olaylara göre kişiler ve partiler pozisyon alabiliyor. Bu karar ile bölmeyelim, böldürmeyelim, terörle iltisatlı kişilerin cezalarını çekmesi için mücadele etmek iyi bir davranış biçim olacaktır. Ülkemizin bölünmesini isteyen şer güçlere karşı uyanık olalım, yabancı istilasına karşı tedbir alalım.

DEĞERİNİ KORUYALIM

Örneğin bazı Vatandaşlarımız parasını bankalarda TL olarak tutarken, bir karar ile KUR KORUMALI MEVDUAT icat edildi, hazineye 121,5 MİLYAR DOLAR tutarındaki TL Hesapları, uyuyan devi uyandırdılar ve DOLAR HESABI OLARAK BUGÜN KARŞIMIZA ÇIKTI. Türk Lirası 1 TL değer kaybettiğinde, 121.5 MİLYAR TL. YÜK HAZİNE EK OLARAK BİNECEKTİR. FAİZ YÜKÜ DE AYRICA BİNİYOR. ÇOK YANLIŞ BİR UYGULAMA. FAYDASINDAN ÇOK ZARARI OLDU.

Faiz Oranları % 18 den 9 a çekilirken 13.5 TL olan dolar kuru, şimdi 22 TL ye dayandı. Oysa faiz oranları yüzde 1 iken hiçbir kimse şikayetçi değildi. Bunun adı bir anlamda YÜZDE 63 FAİZ DEMEKTİR. Merkez Bankası EKSİ 75 MİLYAR DOLARA ULAŞTI. Dış borçlanmayı dünyada yüzde 2 ile yapan ülkeler var iken, TÜRKİYE YÜZDE 7-8 den ancak borç para bulabiliyor. İthalat ederek tüketmekle değil, üretip ihracaat ederek döviz borcumuzu düşürebiliriz. Mayıs 2021 de 4 TL olan 1 dolar için şimdi 22 TL. TAM 4.5 kat daha fazla bedel ödüyoruz. Paramızın değerini koruyalım.

YÜZÜMÜZ KIZARMASIN

Birbirimizi kırıcı, yalan yanlış eleştiriler yapıp küçücük şehirde karşılaştığımızda yüzümüz kızarmasın, hoşgörülü olalım, el sıkılacak mesafemizi koruyalım. Kendi fikirlerimizi, düşüncelerimizi DEMOKRATİK BİR ORTAMDA tartıştıralım. İnsan olduğumuzu unutmayalım. Liderler birbirlerine tonlarca lafı söyleyip, sonra da el sıkışıp pastadan pay alabiliyorlar. Kürt dediğimiz Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan her Türk vatandaşının, hdpli, pkklı, hizbullahlı, hüdaparlı olmayacağı gerçeğini de unutmayalım. Suç işleyen teröristler Emniyet, Jandarma, Silahlı Kuvvetlerimizce yakalanıp, etkisiz hale getirilir. Bağımsız Mahkemelerde yargılanır.

İngiliz, Fransız, Alman, Amerikan, Rus, Arap Ekolü değil... TÜRK EKOLÜ OLALIM. BENLİĞİMİZİ YİTİRMEYELİM.

Son Söz; Demokrasi kıymetini daha da kaybetmeden, FARKINA VARABİLMEK ÇOK GÜZEL BİR DÜŞÜNCE TARZI OLACAKTIR. ENGİN VE GENİŞ AÇILI DEĞERLENDİRME İLE VERECEĞİNIZ KARAR HAYIRLI UĞURLU OLSUN.

Seçimler sonucunda kim seçilirse Cumhurbaşkanımız O olacaktır. Şimdiden, ATATÜRK VE CUMHURİYET DEĞERLERİNİ ÖN PLANDA TUTAN, GELİŞMİŞ, MÜREFFEH BİR TÜRK YURTTAŞLARINA, DAHA DA İYİ CUMHURBAŞKANLIĞI YAPMASI İÇİN, BİR VATANDAŞ OLARAK BAŞARILAR DİLİYORUM.