Süt Yem Dayatması ve kontrol eksikliği

İthalat lobileri ve Bakanlık bürokrat ilişkileri

Sevgili okuyucular, 28 yıllık gazetecilik yaşamımda doğal olarak en çok Hayvancılık ve Tarım haberlerine imza atmışımdır. Burdur'un ekonomisinin yüzde 40 'ı hayvancılık. Burdur Türkiye'nin Hollanda'sı olarak anılan yüzde 98'i kültür ırkı olmak üzere 210.000 büyükbaş hayvan mevcudu var. Burdur kent merkezinde bile hala hayvancılık yapan insanlarımız var.

Hem ülkede hem de Burdur'da hayvancılık yapan üreticiler isyanda. Süt Endüstri Kurumu(SEK) devletin elindeyken sütte denge unsuru olup üreticinin lehine işlevi varken özelleşti ve doğal sonuç üretici serbest piyasa ve kartellerin eline geçti. Süt fazlalığı nedeniyle süt alan firmalar istedikleri fiyattan süt alıyorlar. Süt alan firmalar acımasız bir şekilde üreticilere kesif yemi de benden alacaksınız dayatması yaptı.

Tam 6 yıldır devam eden bu uygulamada üreticilere gönderilen kesif yemlerde kriterleri uymayan yem gönderdikleri ve bu yolla hayvanda yavru atma, karkas ağırlıkta düşme ve döl tutmama sorunları olduğu ve üretici aleyhine ekonomik kayıplar olduğu öne sürülüyor.

Piyasada araştırdığım, soru yönelttiğim üreticilerin tamamı kan ağlıyor. Tespit edilen iddialara farklı dayatmaların da olduğu konuşuluyor. Üreticinin gönderdiği 2 ton sütte 200 litre düşük yazıldığı hiçbir üreticinin de buna hayır diyemediği biliniyor.

Burdur üreticisi yıllık 720 trilyon yem parası ödüyor

Oturup hesap ettim. Burdur'da günlük 1100 ton kesif yem geliyor. Aylık bu rakam 33.000 ton, yıllık ise 400.000 ton.

Yıllık 720 milyar üreticinin ödediği para. Bu yemlerde üreticinin iddia ettiği yemlerde belirlenen oranlarda protein olmadığı mağdur olduklarını öne sürüyorlar. Neden şikayet etmiyorsunuz sorusuna ise sütlerimizi almazlar diye korktuklarını belirtiyorlar.

Üretici Vali Şıldak'dan tüm köylerde yem denetimi istiyor

Peki çözüm ne olmalı sorusuna kafa yordum. O ilin Valisi İl Gıda ve Orman Müdürlüğünün asli görevi var. 6 yıldır kanayan yaraya müdahale etmek onların görevi.

Vali Hasan Şıldak bu konuların üzerine gider. Vali'nin Burdur'da sevilen Uyuşturucu, Eğitimde başarı gibi birçok projesi var. Sonuç odaklı çalıştığını işi komisyonlara bırakıp günlük haber yapmanın ötesinde takipçi olduğunu biliyorum.

720 milyar para ödeyen üreticinin bu iddiası ki birçok sivil toplum örgütünün de doğruladığı bu soruna neşter vurmak zorunludur hatta 6 yıl kayıptır.

Numuneler köyde alınsın

Üretici yem denetimlerini şiddetle beklediği gibi birde uyarı yaptı. Numuneler Burdur'daki bayilerden değil köye gelen kamyonlarda yapılsın aksi halde sonuç alınmaz diye kaygılarını dile getiriyorlar.

Evet sevgili okuyucular üreticinin elbette tek sorunu yem-süt dayatması değil. İthalat lobilerinin varlığı ve söylentileri üreticinin korkulu rüyası.

Genel Müdüre 2 soru

Geçen haftalarda Mehmet Akif Ersoy Üniversitesinde gerçekleşen hayvancılık sempozyumunda Hayvancılık Genel Müdürü Zekeriya Erdurmuş da katılmıştı. Ayak üstü genel müdüre bu iki konuyu sordum.

İlki Yem –Süt dayatması ve bu sorunun çözümünde denetimlerin yetersiz kaldığı iddialarını sordum. Genel Müdür ' Evet bu serzenişler var, denetimler yapılıyor ama eksik yapılıyor ise İl Müdürlüklerimiz yoluyla gereğini yaparız ' dedi.

İkinci sorumda Türkiye'de İthalat yapılması üreticileri zora soktuğu biliniyor. Bu yıl ithalat var mı? Bu soruya bağlantılı olarak Ak Partili bir vekilin Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiriciler Birliği Genel kurulunda 'maalesef zaman zaman ithalat lobilerinin Bakanlık bürokratlarını kullanıyorlar. Şu anda olduğu gibi ' açıklamasını sordum.

Genel Müdür 'Bu soruyu cevaplamasam iyi olur' cevabını verince bende soruyu biraz daha somutlaştırarak Ak Partili bir milletvekilin bile bu sorunu dillendiriyorsa sorunun cevapsız kalamayacağını söyleyerek açıklamaya zorladım. Genel Müdür o milletvekilini bilgilendirdim. İthalat lobilerinin bakanlık bürokratlarını kullandığı doğru değil. İthalat var mı sorusuna ise 2020 yılında ithalat yok' diye konuştu.

Bu kısa söyleşiden anladığım Genel Müdür yem süt dayatması ve yemlerin kontrolü ile ilgili denetim eksikliği varsa üzerine gideriz dedi.

İthalat lobilerine hayır dese de inandırıcı değildi

Sonuç olarak yem-süt dayatması ile yıllık 720 milyar para ödenen kesif yemlerde protein eksikliği iddiaları ve üretici aleyhine ekonomik sonuçlar dikkate alınmalı. Yukarıda yazdığım gibi Sayın Vali Hasan Şıldak Burdur'un yüzde 40 ekonomisinin döndüğü hayvancılık sorunlarına geniş kapsamlı bir komisyon oluşturup tüm hayvancılık STK'larını dinleyerek çözüm anlamında ağırlıklı yem denetimlerine kalıcı bir takvimle sürdürülmesi ve üreticinin lehine bir tavır alması beklenmektedir.