Ülkemizdeki koronavirüs vaka sayıları yine rekor kırdı. 29 Ocak'ta kaydedilen 24 saatlik verilere göre, 94 bin 783 vaka tespit edildi. Vefat sayısı ise 210'dan 174'e yükseldi. Öte yandan iyileşen hasta sayısı 83 bin 261 olurken toplam 440 bin 17 PCR testi yapıldı. Vaka sayıları dün 94 bin 783 ile yine rekor kırmıştı.

BAKAN KOCA: VİRÜS ESKİ GÜCÜNDE DEĞİL

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca verileri açıkladığı paylaşımında, "Vaka sayılarında görülen Omicron varyantı kaynaklı artış umut kırıcıymış gibi anlaşılmamalı. Virüs eski gücünde değil. Salgının endişe verici dönemi artık geride kaldı. Tedbirlere uyarak, aşılarımızı aksatmadan hayatımıza devam edeceğiz. Dünyanın gündemi normale dönüyor." dedi.

Bakan Koca, 'Salgının endişe verici dönemi geride kaldı' dedi, Mehmet Ceyhan 6 maddede itirazlarını sıraladı

CEYHAN: İNSANLAR DAHA UZUN SÜRE HASTALIKLA YAŞAYACAK

Koca'nın bu açıklamalarına Prof. Dr. Mehmet Ceyhan 6 maddeyle tepki gösterdi ve "Pandemi devam ettikçe halka moral vermek için durumun iyi olduğunu söylemek insanların daha uzun süre hastalıkla ve ölümle birlikte yaşamasına, yakınlarının kaybına, endişeyle beklemelerine yol açmaktadır" ifadesini kullandı.

6 MADDE SAYDI

"Gerçekten endişeye gerek yok mu?" diye soran Ceyhan'ın paylaşımları şöyle:

Endişeye gerek yok, virüs eski gücünde değil şeklinde açıklamalar ve önlemlerin kaldırılması ciddi sonuçlar doğurabilir:

1) Hukuki sorunlar: COVID 19 ölümleri önlenebilir ölümlerdir. Aşı önerdik ama yaptırmadı demek, kısıtlamaları kaldırmanın doğurduğu sonuçları ortadan kaldırmaz. Önceki yıllara ait; aşı olmadığı için hayatını kaybettiği veya sakat kaldığı iddiasıyla kişiler ve aileleri tarafından açılmış çok sayıda tazminat davası vardır. Sağlık Bakanlığı'nın ve Bilim Kurulu'nun Hukuk Kurulu'ndan görüş alması uygun olacaktır.

2) Etik problemler: Salgını kendi haline bırakmak, alınabilecek bütün önlemleri almamak her gün 200 ölüme ve yaşayanlarda çok sayıda sakatlığa yol açmaktadır. Ekonomik ve sosyal gerekçeler, sağlığın önüne konamaz. İnsanlığın birinci hakkı sağlıklı yaşamaktır.

"OMİCRON GEÇİRENLERDE HANGİ SORUNLAR ÇIKACAĞINI BİLMİYORUZ"

3) Ekonomik problemler: Önlemleri azaltıp, salgınla hastanelerde savaşmak, önlemleri azaltmaktan çok daha pahalıdır.

4) Tıbbi problemler: Omicron geçirenlerde uzun sürede hangi sorunların ortaya çıkacağını bilmiyoruz. Ciddi kalp damar ve sinir sistemi sorunları gelişebilir.

"OMİCRON'UN SON VARYANT OLDUĞUNUN GARANTİSİ Mİ VAR?"

5) Epidemiyolojik problemler: Omicron'un son varyant olduğunun ve salgının toplumsal bağışıklık oluşturacağının garantisi mi var? Bazı ülkelerde vaka sayılarının azalmaya başlaması salgının biteceğini göstermez. Şimdiye kadar 4 dalga yaşadık. Her dalganın bir iniş kolu vardı. Pandemi bitiyor dediler, bitti mi? İki kez aynı virüsle, iki kez de yeni varyantlarla dalgalar yaşandı. Virüsün bulaşını bu kadar kolaylaştırırsak, yeni varyantların gelişmesi de kolaylaşacaktır.

6) Pandeminin geleceği ile ilgili problemler: Vaka sayısının saptayamadıklarımızla birlikte çok yüksek olduğunu ancak virüsün kalıcı bağışıklık bırakmadığını biliyoruz. Pandemi devam ettikçe halka moral vermek için durumun iyi olduğunu söylemek insanların daha uzun süre hastalıkla ve ölümle birlikte yaşamasına, yakınlarının kaybına, endişeyle beklemelerine yol açmaktadır. Umarım bu yaklaşımı yeniden değerlendiririz."