Mansur Yavaş, şunları dile getirdi:
“Ayın 14’ünden sonra asık suratlar, sürekli bizi azarlayan bir yönetim gidecek. Onun yerine şefkatle yaklaşan güler yüzlü bir yönetim gelecek. Belediye başkanımız burada 2 dönemdir burada.
Bizi küçük bir beldenin belediye başkanı diye eleştirdiler. Eski dönemin borcunu ödedik. Ayrıca haksız yere metro çalışması sebebiyle 1.4 milyon lira para kestiler.
Bizde önceki yönetim, metroyu kendi yapamıyor ve Ulaştırma Bakanlığı’na devrediyor. Sözleşme gereği bilet kesiminin yüzde 15′!ini ödeyeceksin diye. Biz seçildik, 28 Nisan’da bir Cumhurbaşkanı kararnamesi, metrolar bütçeden kesilecek diye.
Normalde metro, Ekrem beyde yapılıyor yurt dışında kredi bulunur 10 15 senede ödenir. Bizden kestikleri için 4-5 senede ödemiş olacağız. Buna rağmen belediyemiz, şeffaf ihalelerle hem borcu hem metro parasını ödedik hem de yapacağız hiçbir işten geri kalmıyoruz. Sonuçta, yaptığımız çalışmalarla Fisch denen kuruluş, ABB’yi dünyadaki en yüksek kredi puanına sahip belediye olarak seçti.
“ŞEFFAF YÖNETİMİN NASIL OLDUĞUNU GÖSTERDİK”
Ankara’da şeffaf yönetiminin nasıl olduğunu gösterdik. 14 Mayıs’ta sıra Türkiye’de. Bizden başka kimse bir şey yapamaz diyen zihniyet gidecek. Seçildik, rozetimizi çıkardık, hiç kimseyi ayırmadan çalıştık. Oy verdi vermedi diye ayrım yapmadık. Nerenin ne ihtiyacı varsa öncelik verdik. Cebimizden bir kuruş parayı vermeyeceğimiz yere para harcamadık.
Belediye, harcadığının hesabını vermek zorundadır. Yaptığımız bütün harcamaları, Sayıştay’da.
“HALKTANB ALDIĞINIZ PARANIN HESABINI HALKA VERECEKSİNİZ”
Gizli saklı hiçbir şeyimiz yok. Belediyemize ait bütün bilgiler ortada. Denetim Komisyonu kurulacak. Bunun başkanı da muhalefet olacak. Böyle bir özgüven var gelecek hükümette. Hesabı size değil yukarı veririz diye geçtiler. Böyle bir yönetim olamaz. Halktan aldığınız paranın hesabını halka vereceksiniz.
Belediyenin işten çıkaracağını söylediler, sahte evraklarla. Bir kişi haksız yere işten çıkarılmadı benim belediyemde. Hiçk imse zorla mitinge götürülmez. Ankara halkı için çalışır emeğinin karşılığını alır. Hatırlayın, rakibim utanmadan PKK’lılar elektrik faturası götürecek dedi.
Sonuçta faturaları Ankaralılara tertemiz vatansever gençler götürüyor.
Ekrem başkana da seçilmezsek devletin bekası gider diyorlardı. Seçildiğimiz gün onların söktüğü T.C tabelasını geri taktık. Arabalarda çakarları kaldırdık, ayrıcalığımız yok.
Baktılar ki böyle yönetim var, bu sefer İstanbul’da başladılar İstanbul düşerse Kudüs düşer. Siz Binali’yi mi Sisi’yi mi seçiceksiniz dediler. Ekrem Başkan 805 bin oy farkla yanıt verdi. Ne Kudüs düştü ne Büyük İsrail kuruldu ama gittiler kendileri Sisi ile tokalaştılar.
Siz giderseniz çok güzel olacak. Hiçbir şey olmayacak. Neden kazanmamızı istemediler, çünkü Ankara parsel parsel satılıyordu. Çoluk çocuklarına televizyon alıp spor kulübü alıyorlardı. Bu şatafatlı hayattan vazgeçmek istemiyorlardı.
“ANADOLU GEMİSİNİ ADETYA SEÇİM OTOBÜSÜ YAPTILAR”
Burada gencin hayal kurmasına dahi engel olacak şekilde toorpille işe girecek, bu düzenin devam etmesini istiyorlar. Bırakmak istememelerinin en büyük sebebi bu. TOGG’u Anadolu gemisini İHA’ları SİHA’ları öne çıkararak sanki gelecekler onu yok edecek diyorlar. Bu devlet 1000 yıllıktır. Burada devlet geleneği vardır. 80’li yıllarda ROKETSAN’ı kurdular ne oldu onlar görevini yaptı kendinden sonra gelenleri devrettiler. TOGG’u yapan da Allah razı olsun Anadolu gemisini de. Gelirsek daha da iyisini yapacağız. Ama bunu sanki partinin malıymış gibi seçim ortamında kullanıyorlar. Anadolu gemisi çıkmış egede dolaşıyorlar.. Övündüğümüz gemiyi adeta seçim otobüsü gibi kullanıyorlar.
Bebek katilini serbest bırakacaklar diyorlar. Kim neyi bırakıyor. Kimden ne haber aldınız. Ekrem başkanın seçiminde gücü yetmediğini anlayınca katil Apo’dan mektup getiren kimdir? Şimdi Kandil görüntüleri oynatıyorlar. Kandil’den konuşanlarda nasıl Osman Öcalan TV’ye çıktıysa aynı şeye hizmet ediyor. Suçu olan herkes cezasını çekecek.
En az onlar kadar Müslüman, onlar kadar milliyetçiyiz. Bize kimse vatanperverlik taslamasın. Çözüm sürecini hatırlayın. Ağzını açanlara, kandan besleniyorsunuz diyordu. Yakında bunları yayınlayacağım.
Biz onlar gibi mevsimlik vatansever değiliz. O zaman neyi söylüyorsak şimdi de aynısını söylüyoruz.
Yardımları göstere göstere dağıtıyorlardı. Biz geldik, Başkentkart’a yardımları yükledik. O aile ihtiyacını bakkaldan marketten kartla alıyor.
Bu yılda yine 3’er ay doğalgaz verdik, 200 bin ailenin çocuğunu o evde üşütmedik.
Artık gelişimde güçlük çekmeye başladı bu çocuklar. Çünkü bu iktidar sayesinde gıdaya ete ulaşım zorlaştı. Ankara halkı öğrendi otomatik olarak 1 kilo et parası yatıyor. O parayı da başka yere harcayamaz illaki o eti alacak.
100 bin çocuğa bayram harclığı yatırdık. Ankara’da 60 bin öğrenci okuldan evine ücretsiz gidiyor. Hani konu edildi, kantinlerde alışveriş yapamıyor çocuklar diye. Yaklaşık 15 bin öğrencinin ailesine de kantin ücreti veriyoruz.
Eskiden Ankara’nın her yerinde tarım hayvancılık vardı. Fakat iktidarın politikaları nedeniyle çiftçi bıraktı, hayvanını kesti. 4 milyonun üzerinde yardım ettik. Tohumlarını verdik, fidelerini verdik yetmedi belediyemizce ürettiğimiz sıvı gübreyi de verdik. Mazot yardımı da yaptık. 35 bin çiftçinin cebine 4,5 milyar lira koyduk. Çılgın projem yok, Ankara’nın boşa harcayacağı parası yok.
“15 MAYIS’TA HESAP SORULACAK”
Şu anda güneş enerjisi vereceğiz. Kahramanmaraş’a da 500 ton civarında sıvı gübre gönderdik, orada üretim devam etsin diye. Ankara’nın yanında Kahramanmaraş’ın da ayağa kalkması için çalışma yapıyoruz.
6 liderin mutabakat metninde, tarım neler yapılacağı yazılıyor. Bundan sonra gelecek hükümet, halkın parasını boşa götürmeden acil ihtiyaçlar için çalışacak
Hepiniz gördünüz Ankara’da Ankapark diye 16 milyar lirayı gömdüler. İnşallah bunun hesabı 15 Mayıs’ta sorulacak. 100 kadar dosyayı savcılığa verdim. Milletin parasını boşa götüren kim varsa cezasını çekecek.
Sevgili Burdurlular, gençler. İlk defa oy kullanacaksınız ülke o geldi ki ilk ver son oyunuz olabilir. Seçimlere gidiyoruz, sürekli nefret dili bunlar illet ama zillet. Seçime girebilirsiniz ama kazanmak yasak, bunların böyle mantık.
Altı fikirde altı genel başkan bir araya geldi. Yan yana geldiler bunları uygulayacaklar. Elbette bazen anlaşamadıkları konuda olur ama bunlar uzlaşmaya da sevk ediyor .
Bu kelimeler unutuldu. Bundan sonra ben yaptım olmayacak. Altılı masa hep beraber bir araya geldi. İyi bir Müslümandan beklenen, kimseye kötülük yapmalı iftira atmalıdır. Ama kafalarında uydurmuş senaryoları anlatıyorlar.
Bugüne kadar genel başkanımızın ağzından Cumhur İttifakı’na oy vereceklere bir defa kötü laf işittiniz mi? Seçildikten sonra herkesi kucaklayacak.
Millet İttifakı olarak inşallah biz bu iyi niyetlerle bir araya geldik bu çabaları ne kandil ne iktidar bozacak.
Sayın Cumhurbaşkanımız uzun bir adalet yürüyüşü yaptı. Seçimi kazanınca inşallah Kızılay meydanında toplanıp Çankaya Köşkü’ne yürüyerek onu makamına oturtacağız. Kötü konuşmayacağız, biz bize yakışanı yapacağız. İlk turda bu işi bitiriyoruz gençler. Birleşe birleşe kazanacağız. 15 Mayıs’ta bahar gelecek. ”
Kaynak: yerel haberler